Psikoloji, insan ve hayvan davranışlarını ve bu davranışlarla
ilintili psikolojik, sosyal ve biyolojiksüreçleri inceleyen bir alandır. Bir
meslek olarak ise psikoloji, psikoloji bilgilerinin insan sorunlarını çözmek
için kullanılmasıdır. Bu bilginin kullanılması psikolojinin alt alanlarına göre
değişmekle birlikte dili iyi kullanma, araştırma, istatistiksel analiz ve empati
gibi bazı özel beceri ve yetenekleri gerektirir.
Psikologlar Ne Yapar?
Psikologlar iki önemli ilişki üzerinde çalışırlar: İlki,
beyin ve davranış, ikincisi ise çevre ve davranış ilişkisidir. Psikologlar hem
araştırmacı olarak gözlem, deney ve analiz gibi bilimsel yöntemleri izlemek hem
de bilimsel bulguları uygulamak için yaratıcı olmak durumundadırlar. Psikologlar
araştırma yaparak geliştirdikleri kuramları sınarlar ve araştırmalar sonucu
ortaya çıkan yeni bilgileri uygulama alanında çalışanların kullanımına sunarlar.
Ayrıca, bireylerin ve toplumların değişen gereksinimlerini karşılamak amacıyla
yeni yaklaşımlar geliştirirler.
Psikologlar Nerelerde Çalışabilirler?
Psikologlar bazı işlerde bağımsız olarak çalışırken
diğerlerinde doktor, hukukçu, okul personeli, bilgisayar uzmanı, mühendis,
polis, asker ve yöneticiler ile takım halinde çalışarak toplumun her alanına
katkıda bulunurlar. Bu yüzden psikologları, laboratuvarlarda, hastanelerde,
adliyede, okullarda, üniversitelerde, halk sağlığı merkezlerinde, kitle
iletişiminde, hapishanelerde ve pek çok başka iş yerinde görebilirsiniz. Örneğin
stresi yenip performansı artırmaya yönelik programlarda yönetici veya
sporcularla birlikte çalışırlar. Adli kararlar için hukukçulara gerekli bilgi ve
önerileri sağlarlar. Okul reformunda eğitimcilerle, psikiyatri kliniklerinde
psikiyatrist ve sosyal çalışmacılarla, pediatri, onkoloji ve nöroloji gibi
kliniklerde de uzman doktorlarla birlikte çalışırlar. Uçak kazası ya da
bombalama gibi bir felaketin hemen ardından ortaya çıkan şok sürecinde kaza
kurbanlarına yardımcı olurlar. Hukuk ve halk sağlığı alanlarında çalışanlarla
birlikte takım halinde çalışarak bu tür olayların nedenlerini analiz ederler ve
tekrarlanmasını önlemek için yollar bulmaya çalışırlar.
Psikolojinin Çalışma Alanları Nelerdir?
Psikolojide çalışma alanlarının hem sayısı hem de etkinliği
gün geçtikçe artmaktadır. ABD’de yapılan bir öngörüye göre psikoloji, 2005
yılına kadar en hızlı gelişen üçüncü alan olacak ve bir kaç 10 yıl içinde de bu
gelişme sürecektir. Toplumdaki sorunların çoğunluğunun insan davranışıyla
ilişkili olduğu düşünülürse psikolojinin çok fazla sayıda çalışma alanı olduğunu
görmek şaşırtıcı olmayacaktır. Örneğin uyuşturucu kullanımı, kişisel
ilişkilerdeki güçlükler, sokakta ve evde şiddet, kendi sağlığımıza ve çevremize
zarar veren davranışlarımız gibi bireysel ve toplumsal sorunlar, psikologların
ilgilendikleri sorunlar arasındadır. Psikologlar, bilimsel yöntemle bilgi
toplama, bilgiyi analiz etme, önleme ve müdahale stratejileri geliştirme gibi
yollarla sorunların çözümüne katkıda bulunurlar. Örneğin, psikologlar,
yaşlıların sayısının hızla arttığı dünyamızda evleri ve işyerlerini bu grup için
daha uygun hale getirmek üzere araştırma ve uygulama yapmaktadırlar. Elektronik
alanında yaşanan devrim, kullanıcı dostu teknoloji ve eğitim gerektirmekte ve
psikologlar bu konuda mühendislerle birlikte çalışmaktadırlar. Günümüzde
sayıları gittikçe artan çalışan kadınlar işverenden aile gereksinimlerine uygun
bir işyeri yapılanması talep etmekte ve psikologlar da gereksinim duyulan
değişmeler konusunda işverenlere yardımcı olmaktadırlar. Büyük toplumsal
değişimlerin yaşandığı ve farklı kültürleri içeren ülkelerde toplumsal değişimin
birey üzerindeki etkilerini ve kültürel farklılıkları anlamada kullanılacak
önemli bilgi ve becerileri ortaya koymaktadırlar. Bunların yanı sıra öğrenme ve
bellek konularındaki araştırmalarda kaydedilen gelişmeler ile beden ve ruh
sağlığının içiçeliği Psikoloji bilimini her zamankinden daha ilginç bir hale
getirmektedir. Örneğin, hatırlamanın pasif bir süreç olmadığı, bireylerin
belleklerindeki geçmiş bir olaya ait bölük-pörçük bilgileri, kendi yorumlarıyla
birleştirip aktif olarak yeniden yapılandırdıkları dolayısıyla da tanık
ifadelerine tam olarak güvenmenin doğru olmadığı anlaşılmıştır. Beden ve ruh
sağlığının içiçeliğine en iyi örnek ise, aşırı yarışmacı, sabırsız, telaşlı,
aynı anda birden fazla işi yapmaya çalışan ve diğer insanlara karşı olumsuz
inanç ve davranış içinde olan “A tipi” kişilik özelliğinin, ani kalp krizlerinin
en önemli yordayıcısı olmasıdır.
Bir Meslek Olarak Psikoloji
Psikologların çoğu işlerini severler; çünkü, sağlık
ocaklarında doktorlarla birlikte çalışmaktan bilgisayar kullanmaya kadar uzanan
geniş bir yelpaze içinde çalışıyor olmak heyecan vericidir. Bunun da ötesinde
psikologlar kendilerini bireylerin günlük yaşamlarındaki iniş-çıkışlarla
başedebilmelerine yardımcı olmaya adamışlardır.Psikolojiyi öğrenmek ve bilmek
pek çok diğer meslek dalları için de önemli bir avantajdır. Örneğin,
işverenlerin çoğu psikoloji derslerinin kazandırdığı bilgi toplama , analiz
etme, yorumlama, istatistik ve deneysel desen kurma gibi becerilere ilgi
duymaktadırlar.
Psikolojinin Bazı Alt Dalları Şunlardır:
Deneysel Psikoloji (Deneysel psikolog):
Temel davranışsal süreçlerdeki değişiklikleri araştıran ve öğreten
psikologlardır. Deneysel psikoloji içindeki önemli alt dallardan biri, bilginin
işlenmesi, belleğimizde depolanması, depodan geri çağrılması ve problem çözme
durumlarına uygulanması gibi bilgi işleme sürecini çalışan bilişsel
psikolojidir. Öğrenme, duyum, algı, performans, motivasyon, bellek, dil,
düşünme, iletişim ve problem çözme, yeme, okuma gibi davranışların altında yatan
fizyolojik süreçlerin araştırılmasıyla ilgilenen alt alan ise fizyolojik
psikolojidir. Deneysel psikologlar, hayvan davranışlarını da inceler ve insan
davranışlarıyla ilişkilendirirler. Deneysel psikologlar, aynı sosyal psikologlar
gibi genellikle akademik alanda ve araştırma enstitülerinde çalışırlar.
Klinik Psikoloji (Klinik psikolog): Zihinsel
davranışsal ve duygusal bozukluğu olan bireyleri değerlendirip, tedavi ederler.
Klinik psikologların ilgilendikleri sorunlar, gelişim dönemleriyle ilgili kısa
süreli gelişimsel krizlerden (ergenlikteki başkaldırı ve orta yaşta kendilik
değerindeki düşme gibi) fobi, depresyon ya da şizofreni gibi daha ağır
sorunların tedavisine kadar değişebilmektedir. Pek çok klinik psikolog aynı
zamanda araştırma da yapmaktadır. Araştırma konuları arasında başarılı bir
klinik psikoloğun özelliklerini ve bir tedavinin etkililiğinde rolü olan
faktörleri belirleme, başarılı yaşlanmayla veya çeşitli davranış bozukluklarıyla
ilişkili olan etmenler, fobilerin nasıl geliştiği ya da şizofreninin nedenlerini
belirleme gibi konular sayılabilir. Ayrıca bireyi değerlendirmek amacıyla test
ya da ölçek uygulama ve yorumlama ile tedavi amaçlı bireysel ya da grup terapisi
yapma da klinik psikoloğun önemli görevleri arasındadır. Lisans ya da yüksek
lisans eğitimi olan klinik psikologlar kendi muayenehanelerini açamasalar bile,
doktora eğitimli bir başka klinik psikoloğun gözetiminde çalışabilirler.
Endüstri/Örgüt Psikolojisi (Endüstri psikoloğu):
İş yaşamını iyileştirme ve üretimi arttırma amacıyla psikolojik
ilkeleri iş yaşamına uygularlar. Bu psikologların çoğu insan kaynakları uzmanı
olarak görev yaparlar. Plan yapma, kaliteli yönetim, örgütsel değişim gibi
alanlarda eleman örgütlenmesi ve eğitimi konularında çeşitli örgütlere yardımcı
olurlar. İlgileri arasında, örgütsel yapı, iş verimi, iş doyumu, tüketici
davranışı, personel seçimi ve personelin geliştirilmesi gibi konular yer
almaktadır. Endüstri psikologlarının sorumlulukları arasında araştırma yapmak,
araştırma sonuçlarını kullanılır kılmak ve problem çözücü olarak işlev görmek de
vardır. Endüstri/örgüt psikologları, ticarette, endüstride, kamu kurumlarında ve
üniversitelerde çalışabilirler ve firmalara danışmanlık yapabilirler.
Okul Psikolojisi (Okul psikoloğu): Okul
psikologları özel ya da devlet okullarında çalışır, öğrencilere danışmanlık ve
değerlendirme yaparlar. Ruh sağlığı ve öğrenme için gerekli çevresel koşulları
düzenleme ile de ilgilenirler. Sınıf ortamını bozan ya da özel eğitime
gereksinimi olan çocuklar ile ilgilenir, programlar geliştirir ve değerlendirir;
sınıf yönetimi konusunda öğretmenlere eğitim verirler. Ailelere ve okul
çalışanlarına da psikolojik ve eğitsel konularda danışmanlık yaparlar. Okul
psikologları, anaokullarında, hastanelerde ve ruh sağlığı kliniklerinde
çalışabilirler.
Adli Psikoloji (Adli psikolog): Yasal
konulara ve sorunlara psikolojinin ilkelerini uygulamak üzere hukuk ile
psikoloji arasında kurulan ilişkiden doğan bir alandır. Adli psikologlardan
bazıları hem psikoloji hem de hukuk eğitimi almışlardır. Mahkemelerde genellikle
onların uzmanlıklarına gereksinim duyulur. Örneğin, hüküm giymiş ya da göz
altında tutulan kişilerin davranışlarını ve duygusal strese maruz kalıp
kalmadıklarını değerlendirir ve ebeveynlerden hangisi çocuğun velayetini
almalıdır ya da bir sanığın zihinsel kapasitesi mahkemede savunma yapmak için
yeterli midir gibi sorunlu durumlarda hakime yardımcı olurlar. Lisans ya da
yüksek lisans derecesine sahip olanlar, ıslahevi, hapishane ve adli tıp
enstitülerinde, hukuk uygulama birimlerinde çalışırlar. Doktora derecesini almış
olanlar ise psikoloji bölümlerinde ve hukuk fakültelerinde, araştırma
organizasyonlarında ve toplum sağlığıyla ilgili kuruluşlarda danışmanlık
yapmakta ya da hukuk uygulama birimlerinde, mahkemelerde ve ıslahevlerinde
çalışmaktadırlar.
Trafik Psikolojisi (Trafik psikoloğu):
Trafik psikolojisi, psikoloji ilkelerinin trafik ve yol güvenliği alanına
uygulanmasıdır. Türkiye de yeni bir alan olan trafik psikolojisinin etkinlikte
bulunduğu alanlar; sürücü yeteneklerinin psikoteknik değerlendirilmesi,
sürücülük tarzları ve trafikte risk alma davranışı, sürücü eğitimi ve
rehabilitasyonu, ergonomi, trafik güvenliği için bilinçlendirme, trafik
yasalarını yapan ve uygulayanlara danışmanlık, trafikle ilgili davranış tutum
yetenek ve becerileri ölçme araçları geliştirme, bu konularla ilgili
araştırmalar ve üniversitelerde trafik psikolojisi dersleri verme olarak
sıralanabilir. Trafik psikolojisi alanında henüz üniversitelerimizde yüksek
lisans programları yoktur. Ancak, Türk Psikologlar Derneği’nce düzenlenen
sürekli eğitim programlarıyla alanda duyulan gereksinime yanıt verilmeye
çalışılmaktadır.
Eğitim Psikolojisi (Eğitim psikoloğu):
Eğitim psikoloğu insanların nasıl öğrendiğini ve etkili öğrenmenin
gerçekleştirilmesi üzerine yoğunlaşırlar. Her yaştaki insanın eğitimi için
gerekli araç, gereç ve yöntemleri geliştirirler. Becerileri değerlendirir ve
eğitim programlarının düzenlenmesine ve uygulanmasına yardımcı olurlar. Ayrıca
yüksek teknik becerilerin öğretimi, değerlendirilmesi ve düzenlenmesi
konularında da eğitim psikologlarından yararlanılmaktadır.Yetenek, güdü, sınıf
ortamı gibi pek çok etmeni dikkate alırlar. Eğitim psikologlarının bazıları
bilgisayar programlarında da kullanılabilecek yeni yönergeler geliştirirler,
öğretmenlere eğitim verirler ve öğretmenlerde iş verimini, performansını ve
doyumunu etkileyen etmenleri çalışırlar.Doktora eğitimli gelişim psikologlarının
çalışma alanları genellikle öğretim üyeliği ve çeşitli eğitim ortamlarında
danışmanlıktır.
Gelişim Psikolojisi (Gelişim Psikoloğu):
Gelişim psikologları doğum öncesinden başlayarak ölüme kadar uzanan yaşam
süresinde insan gelişiminin evreleri üzerinde çalışırlar. Gelişim psikologları
yaşa bağlı davranış değişikliklerinin tanımlanması, açıklanması ve ölçülmesiyle
ilgilenirler. Gelişimdeki evrensel nitelikler, kültürel ve bireysel farklılıklar
üzerinde çalışırlar. Doktora düzeyindeki gelişim psikologları, arştırma yapma ve
öğretim üyeliği gibi faaliyetlerde bulunabilirler. Lisans ve yüksek lisans
mezunu olanlar kreş ve gündüz bakımevlerinde, okulöncesi eğitim veren diğer
kurumlarda, hastahane ve kliniklerde gelişim psikoloğu olarak
çalışabilirler.Huzurevleri ve diğer merkezlerdeki yaşlıların belirlenen
hedeflere yönlendirilmeleri, yetiştirme yurdu ve bakımevlerinde ergen ve
gençlere uygulanan programların değerlendirilmesi türünde faaliyetleri de
yürütürler.
Nöropsikoloji ve Psikobiyoloji (Nöropsikolog):
Biyolojik sistemler ile zihnin işlevi ve davranış arasındaki ilişkiyi
incelerler. Beynin biyokimyasal mekanizmaları, beyin yapılarının fonksiyonları,
kimyasal ve fiziksel değişikliklerin davranışlara ve duygulara etkisini
araştırırlar. Nöropsikolog, merkezi sinir sistemi bozukluklarının teşhis ve
tedavisi ile ilgilenir ve davranış bozukluğunun teşhisi ve rehabilitasyonu için
hastayla çalışır. Klinik nöropsikologlar, nöroloji, pediatri, beyin cerrahisi,
psikiyatri kliniklerinde görev alırlar. Bu alanda yetişmiş akademik personel,
nöropsikolog yetiştirir ve klinik psikolog ile tıp doktorlarının eğitimini
üstlenir. Lisans ya da yüksek lisans derecesi olanlar nöropsikolojik
değerlendirmede ya da araştırma laboratuvarlarında araştırma yardımcısı olarak
çalışabilirler.
Psikometri (Psikometrist): Psikolojik
bilginin elde edilmesi ve uygulanması sırasında kullanılacak teknik ve yöntemler
üzerinde çalışırlar. Zeka, kişilik, yetenek ve diğer alanlardaki testleri
geliştirirler. Bu testler, klinik, danışmanlık, iş yaşamı, endüstri ve okul gibi
alanlarda kullanılmaktadır. Psikometristler, araştırma desenleri, veri analizi
ve verinin yorumlanması konularında da faaliyet gösterirler. Bu alanda çalışan
psikologlar, matematik, istatistik, teknoloji, ve bilgisayar programları
bilgileriyle donanmışlardır. Yüksek lisans derecesi olanlar genellikle
endüstride, araştırma merkezlerinde ve test geliştirme alanında çalışırlar.
Sağlık psikolojisi (Sağlık psikoloğu):
Sağlık psikologları, hastalıkların önlenmesi ve sağlığın sürdürülebilmesi için
araştırmacı ve uygulamacı olarak çalışırlar. Sağlığı ve hastalığı etkileyen
biyolojik, psikolojik ve sosyal etmenlerle ilgilenirler. İnsanların hastalıkla
nasıl başedebildikleri, neden bazı insanların tıbbi önerileri izlemedikleri,
acının en etkili bir biçimde nasıl denetlenebileceği ve kötü alışkanlıkların
nasıl değiştirileceği ile ilgilenirler. Örneğin, sigara bırakma, kilo verme,
stresi kontrol altına alma gibi konularda programlar ve sağlık kampanyaları
düzenlerler. Duygusal ve fiziksel sağlığı iyileştirici sağlık stratejileri de
geliştirirler.Ayrıca hasta-hekim ilişkisi ve sağlık personelinin sorunları da
ilgi alanları içindedir. Sağlık örgütleri, kamu sektörü, hastane ve tıp
merkezlerinde ya da polis güvenlik servislerinde çalışırlar. Henüz bu alanda
oluşturulmuş bir yüksek lisans ya da doktora programı yoktur. Psikoloji
bölümlerinin bazılarında verilen Sağlık Psikolojisi dersleri ve Türk Psikologlar
Derneği bünyesinde verilen hizmet içi eğitim kurslarıyla eksiklik giderilmeye
çalışılmaktadır. Genellikle psikologlar, psikolojinin klinik veya sosyal
psikoloji alanlarında bir uzmanlaşmadan sonra bu alana yönlendirilmektedirler.
Sosyal Psikoloji (Sosyal psikolog): Sosyal
psikologlar insanların birbirleri ile nasıl etkileşime girdikleri ve sosyal
çevrelerinden nasıl etkilendikleriyle ilgilenirler. Bireyleri, grupları ve grup
davranışını, tutumları, önyargıları ve bunların oluşumu ile değişimini
incelerler. Arkadaşlık, ikili ilişkiler, çekicilik ve saldırganlık gibi konular
üzerinde araştırma yaparlar. Dolayısıyla sosyal psikolojide genellikle doktora
derecesi gereklidir ve sosyal psikologlar çoğunlukla akademik ortamlarda
çalışırlar. Ancak son yıllarda reklam şirketlerinde, hastanelerde, eğitim
kurumlarında, mimarlık ve mühendislik firmalarında ve çeşitli kamu alanlarında
araştırmacı-danışman olarak çalışmaktadırlar.
Spor Psikolojisi (Spor psikoloğu): Spor
psikolojisi, psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasını içeren bir alt
alandır. Spor psikologları hem akademisyen hem de uygulamacı olarak
çalışırlar.Spor psikologları, uygulamacı olarak takımın performansını artırmaya
ve takım içinde olumlu bir hava yaratmaya çalışırlar. Bir yarışma öncesindeki
kaygı ve sonrasındaki başarısızlık duygusu ile nasıl başedilebileceği
konularında sporculara yardımcı olurlar; ayrıca, sporcuların yarışma amaçlarına
yoğunlaşmalarına ve güdülenmelerine yardım ederler. Araştırmacı spor
psikologları ise sporda davranış ve performansı etkileyen faktörleri
araştırırlar. Ülkemizde henüz gerçek anlamda spor psikolojisi eğitimi veren bir
birim bulunmamakla birlikte bu alana duyulan ihtiyaç gün geçtikçe artmaktadır.